Popüler Yayınlar

14 Nisan 2011 Perşembe

*** YEREBATAN SARNICI ***

Yerebatan Sarnıcı'nın ortalama 50 cm derinliğindeki sularında şişko şişko balıklar gördüm. Sazangiller için neredeyse en uygun ortam sağlanmış orda. Bu balıklar için sığ ve geniş bir su ortamı olsun yeter. Bu balıkları ilk önce turistlerin ilgisini çekmek amacı ile bırakmışlar. Daha sonra büyümeleri ile ve müzeye ek bir gelir sağlama düşüncesi ile yakalanıp balıkcılara satılmış. Ama sanırım güneş yüzü görmediklerinden etleri saman gibi imiş. Balıkcılar bir daha o balıkları almak istememişler. O günden sonra rahat bir şekilde üreyip çoğalıyorlar.

Yerebatan Sarnıcı, 532 yılında Bizans İmparatoru I. Justinianus (527-565) tarafından Büyük Saray'ın su ihtiyacını karşılamak üzere yaptırılmıştır. Suyun içinden yükselen mermer sütunların arasındaki ihtişamından dolayı halk tarafından "Yerebatan Sarayı" olarak da anılmaktadır


"Bir Müslüman evinin avlusuna giriyor, karanlık ve rutubetli bir merdivenin son basamağına kadar iniyor ve kendimi İstanbul halkına göre nasıl bittiği bilinmeyen Bizans'ın büyük Basilika Sarnıcı'nın kubbeleri altında buluyorum.
Karanlığın verdiği dehşeti daha da arttıran çivit renkli bir ışıkla yer yer aydınlanmış, yeşilimsi sular, kara kubbelerin altında kayboluyor, üzerinden sular sızan duvarları parlıyor ve her tarafta, budanmış bir ormandaki ağaç gövdeleri gibi gözün önüne dikilen bitmez tükenmez sütun sıralarını belli belirsiz ortaya çıkarıyor."
(Edmando De Amicis)


Yerebatan Sarnıcı'nın ilk defa planı, İsveçli mühendis Cornelius loos'dan elde ettiği çizime dayanarak ünlü Avusturyalı mimar Fiseher Von Erlach ( 1656 – 1723 ) tarafından yayımlanmıştır. Sarnıcın etrafı kalın bir duvarla sınırlandırılmış 64, 56, 40 m ölçüsünde büyük bir haznedir. İçinde 224 sütun bulunur. Her biri 14 sütunlu 16 sıra halindeki birbirinden 3,75 m aralıklı olan bu destekler kemerler ile bağlanmış olup, çapraz tonozları taşırlar.


MEDUSA..
Sarnıcın kuzeybatı köşesindeki iki sütunun altında kaide olarak kullanılan iki Medusa başı Roma Çağı heykeltraşlık sanatının şaheser örneklerinden biridir. Medusa'yla ilgili mitolojiye dayandırılan birçok efsane bu sarnıcı daha da gizemli kılar. Bir söylenceye göre Medusa yeraltı dünyasının dişi canavarı olan üç Gorgonadan biridir. Bu üç kız kardeşten yalnızca yılanbaşlı Medusa olumludur ve kendisine bakanları taşa çevirme gücüne sahiptir. O dönemde büyük yapıları ve özel yerleri kötülüklerden korumak amacıyla Gorgona kafalarının resim ve heykellerinin konulduğu, Medusa'nın da bu düşünceyle buraya yerleştirildiği zannedilmektedir.




Kapalı Çarşı pazar günleri KAPALI!!.. Şaka gibi!!














Topkapı Sarayının dış sur kapısı





Hiç yorum yok: